Retina, gözümüzün duvarını oluşturan üç tabakadan en içteki tabakadır. Dışarıda beyaz kısım, sert tabaka var, ortada bir damar tabakası var ve en içte retina tabakası var. Retina görme fonksiyonu için son derece önemli bir yapıdır. Çünkü görüntüler gözümüzün içerisinde retina tabakasına düştüğünde, bu görüntüleri kodlayan bir takım elektrik dalgaları oluşturuluyor. Görme siniri aracılığıyla beynimizdeki görme merkezine gidiyor. Bu görüntüleri orada da görüyoruz. Retinayı oluşturan yapılardan en önemlisi, belki de göz bebeğimizin hemen arkasında, gözün arka duvarında ki görüntünün ilk düştüğü yer burası makula bölgesi. Bu bölge, gerçekten son derece ayrıntılı görmemizi sağlıyor. Renkleri burayla görüyoruz, şekilleri bununla ayırt ediyoruz, mesafeyi böyle tayin ediyoruz. Okurken ve bir sürü ayrıntılı işi yaparken de, aslında bu bölgeyi kullanıyoruz. Ama onun dışında ki diğer alanda, retinayı oluşturan diğer yapılar da bizim etrafı görmemizi sağlıyor. Biz hiçbir zaman baktığımız alanı bir televizyon ekranı gibi her tarafın da net görmüyoruz aslında, makulaya düşen bölgeyi çok net görüyoruz. Ama diğer taraflarda ki hareketleri izliyoruz, etrafımızda ne olduğunu böyle anlayabiliyoruz. Başka bir deyişle, öyle bir yapı ki retina, hem bizim belli bir alana odaklanmamızı sağlıyor, hem de etraftaki olan bitenden de farkında olmamızı sağlıyor. Tabi retina bu kadar çok önemli bir görevi üstlendiği için, burada oluşan her türlü kalıcı hasar çok ciddi görme kaybıyla sonuçlanıyor.
Retinada bir yırtık oluştuğunda genellikle o bölgeden hücreler dökülür ve bu dökülen hücrelerde gözümüzün içerisindeki şeffaf jelin içerisine dökülürler. Dolayısıyla biz onların gölgelerini görürüz. Başka bir deyişle, uçuşan siyah noktalar görmeye başlarız. Çoğu zaman retina yırtıklarının oluşmasında, gözümüzün içerisini dolduran jelin, içeriye doğru büzüşmesi çok önemli bir rol oynar. Hemen hemen hepimiz de retina yavaş yavaş içeri doğru çekilir. Günün birinde de içeriye toplanır ve sallanmaya başlar. Gözün içerisin de duman gibi bir şeyin, dolaştığı bir dönem olabilir. Çoğu zaman yırtıklar da bu dönemde olabilir. Bazen bu da bir bulgu olarak karşımıza çıkabilir. Retina, her türlü uyarıyı ışığa, elektriğe, görüntüye çeviren bir yapıdır. Eğer o bölgede retina hücreleri sağlamsa, bu ışık algılayıcı hücreler varsa yırtılan alanda, dolayısıyla ışık çakmaları olabilir. Tabi bu söylenen belirtilerin mutlaka bir retina yırtığı olduğu anlamına da gelmeyeceğini belirtmekte fayda var. Bunlar, etrafa dökülen hücrelerin gölgesi, jelin ayrıldığının bulguları, retinanın çekiştirildiğini gösteren bulgular. Bunlar retina yırtığına yol açmıştır, ya da açmamıştır bunu ancak muayene sırasın da tespit edebiliriz. Eğer retina yırtığı oluştuktan sonra, retinanın arkasına gözün içerisindeki sıvılar geçip yavaş, yavaş ayrılmaya başlamışsa ve bu ayrılan retina bizim görüntüyü alan görme alanımız içerisinde ki retina bölgelerine doğru yayılmaya başlamışsa, o zaman tabii ki bir takım gölgelenmeler, görme alanımız, bazı siyah kalıcı alanlarında oluşmaya başladığı bir dönem başlar.
